Sana ne oldu Türkmenistan
Sana ne oldu Türkmenistan
Katar katar ipekler geçerdi Semerkant yollarından,
Bozkurtlar yiğitçe dolaşırdı dağlarında,
Çin kahpesi görünce yiğit Uygur’u
Sinecek delik arardı
Sana ne oldu Türkmenistan,
Bilge kağan, Tonyukuk kağan
Senin evlatların değil mi idi,
Oğuz kağan senin çayırlarında ok atmış at binmişti,
Türk ilk ezanı senin topraklarında duymuş,
Kuranı senin şehirlerinde tanımıştı.
Sana ne oldu Türkmenistan.
Delinse yer, çökse gök senin ilini,
Töreni kim bozabilir demişti Oğuz kağan,
Kürşat kırk atlı ile Tiyenşan dağlarını sende aşmıştı,
Kızıl Çin setler ardına sinmişti,
Kürşat’ın narası semalarında dinmişti
Sana ne oldu Türkmenistan,
Tiyanşan karamsar, Kaçkar yetim,
Almıla boynu bükük, Orhun anıtı lal olmuş,
Boynu bükük akar Selenga.
Sana ne oldu Türkmenistan,
Yaylalarında öbek öbek toy kurulurdu,
Düğünlerinde koca koca kös vurulurdu.
Bulungir mutluluğundan durulurdu,
Şimdi kızıl akar Bulungir
Sana ne oldu Türkmenistan.
Kırk atlı ile Çin sarayını basardı yiğitlerin,
Tüyleri titrerdi görünce bozkurtlarını itlerin,
Ata yurdu idin Türklerin,
Ata yurtta bağrın kanar
Sana ne oldu Türkistan.
Temeli sende atılmıştı demokrasinin
Mazlumlara umut olmuştu yiğitlerin,
Çaşıtlar eline düşmüş bütün eserlerin.
Tarumar olmuş şehirlerin,
Sana uzak bakar Asenaların bilgelerin,
Dolunayların kararmış,
Gök bayrağın morarmış
Sana ne oldu Türkmenistan,
Ezan sesleri süslerdi hilali minarelerini,
Kuran sözleri ünlerdi minberde müezzinlerin.
Susmuş Akbağlar’da bülbüllerin.
Kemikleri sızlar olmuş Ahmet Yesevi’lerin.
Sana ne oldu Türkmenistan.
İsmail TÜRKMEN. Goşgular